Apr 27, 2011

"İnsanın başı neden bu kadar çok ağrır?" sorusunun cevabı olabilsem keşke.

En sevdiğim üç görsel;
Bulutlar, bulutlar ve bulutlar!
En sevdiğim üç ses;
Elektrikli süpürge sesi -garip ama beni fena halde rahatlatıyor kendisi-, saç kurutma makinesinin sesi ve yağmur sesi. (kotamı doldurdum ama klavye sesini de çok severim aslında ben.)
En sevdiğim üç tat;
Mantar, lahana ve ıspanak. Zaten ben bu üçlü ile canlılığımı devam ettiriyorum diyebilirim.
En sevdiğim üç koku;
Yağmurdan sonraki toprak kokusu, j'adore -koklamaktan bıkmadığım iki parfümden biri-, benzin veya oje kokusu.
En sevdiğim üç his;
-Hani gün boyunca çok yorulmuşsunuzdur ve artık tabir-i caizse piliniz tükenmiş, tüm enerjiniz sıfırlanmıştır ya; hah işte öyle bir anda yastığa başınızı koyarsınız ve uykuya kendinizi teslim edersiniz. İşte ben o uyur uyanık geçen 3,4 dakikalık zaman dilimine aşığım.
-Birinin saçlarımla oynarken oluşan o his... Aslında, sanırım bunu çoğumuz seviyoruz.
-Sıcaktan kavrulduğum bir havada kendimi Carrefour'un buz gibi kollarına bıraktığım anki his.

Bu mimden sonra kendimle ilgili bir şey keşfettim. Ben sevdiğim şeylerden çok sevmediklerime odaklanıyorum galiba. Mesela bu mim "en sevmediğim şeyler" başlığı altında toplansaydı, bana çok daha kolay gelecekti muhtemelen -bunu yapmam bir buçuk saat sürdü de-. Örneğin benim en sevdiğim renk de yoktur. Sadece kırmızıyı sevmem o kadar. Her neyse.

Veee teşekkürüm goes to Dante, genelde olduğu gibi gibi.
Bir de bu şarkıyı neden bu kadar seviyorum, ben de bilmiyorum. Yine de dinleyin bence.

Ayrıca bugün ilk defa çiğ köfte yedim. Beğenmedim. Sonra da gittim pamuk şeker aldım.

8 comments:

huylandırma servisi said...

onu bunu bilmem de, Shy mutlaka dinlenilmeli.

Mr.E said...

"-Sıcaktan kavrulduğum bir havada kendimi Carrefour'un buz gibi kollarına bıraktığım anki his."

en az benim his kadar iyi bu da :) Eline sağlık :)

Dante said...

ne demek ben teşekkür ederim, bulutları ben de çok severim :)

Neşe said...

muz cumhuriyeti, ben de öyle düşündüğüm için paylaştım ya zaten.
mr.E, teşekkürler:)
Dante, :)

Unknown said...

Blogunu çok sevdim söylemeden geçmek istemedim,zevkle okuyorum şuan yazılarını güzel bir mim olmuş.Bende beklerim:)

Neşe said...

çok teşekkür ederim:) gelirim tabii

Anonymous said...

"-Hani gün boyunca çok yorulmuşsunuzdur ve artık tabir-i caizse piliniz tükenmiş, tüm enerjiniz sıfırlanmıştır ya; hah işte öyle bir anda yastığa başınızı koyarsınız ve uykuya kendinizi teslim edersiniz. İşte ben o uyur uyanık geçen 3,4 dakikalık zaman dilimine aşığım."

(Y)
hele ki müzik de çalıyorsa hafif hafif.hatta belki dışarısı çok sıcaktır ve camdan esinti giriyordur.

Neşe said...

of evet yaaa:)