Oct 3, 2014

mutluluktan kırılırken bi' bakıyorsun, kimseyle bir şey paylaşmıyorsun aslında.

Kimsenin,
hatta tek bir kişinin bile.
Ne yaşadığıyla, ne yaşamış olabileceğiyle ilgilenmememize rağmen KİMİZ BİZ? Kim olduğumuzu sanıyoruz. Başkalarını zerre umursamaz, önemsemezken hesap sorma hakkını kendimizde buluyoruz.

Duygusallığımı kabulleneli iki seneden fazla oluyor. Şu sıralar ise arabeskliğimi sorguluyorum. Ama muhtemelen sadece dengesizim. İnsan olgusuna sıkı sıkıya bağlıyken ve bu olguya karşı büyük umutla doluyken, elimde somut olarak hiçbir şey yok. Ve belki, insan olmasaydım insanlara olan nefretim çok daha devasa olabilirdi.

Sanırım,
git gide her şey daha da katlanılmaz bir hal alacak benim için. Çünkü tek başına büyüyen çocukların en büyük dayanağı diğerleridir aslında. Pek tanıma fırsatı bulamadığından olsa gerek, putlaştırmıştır onları. Ve bazen yalnız büyüyen çocuklar da inançlarını yitirir.

Zaten bir aradayız,
öyleyse neden birbirimize dokunmaktan bu kadar korkuyoruz?

4 comments:

juliet said...
This comment has been removed by the author.
deeptone said...

iyi misin ama seeen :)

Neşe said...

değilim galiba
uzunca bi' süredir

deeptone said...

peki ama noluyo annatsana azcık.