May 26, 2012

fortune soul

"But it heals, it just heals because life does not stop going on."

Bazen kendini komedi filmi sanan bir dram filminin içinde yaşıyormuşum gibi geliyor. Etrafımdaki zaman sürekli akıp gidiyor ama içimde hiçbir şey kıpırdamıyor sanki. Belki de bu yüzden zaman, içimdeki hiçbir şeyi iyileştirmiyor. Ve belki de bu yüzden şu yukarıdaki cümlenin ardından koca bir kahkaha efekti gelecekmiş gibi hissediyorum. 
Ve dahası her şeyi kolayca elde etmeye o kadar alışmışım ki bazen bir şeyler için çaba göstermeye başlamak bile haftalarımı alabiliyor...
"Hiç katılmıyorum. Not at all! Hakkımda söylenenlere katılmıyorum. Bunu rahatlıkla söyleyebilirim size. Tuna beni gözünde büyütüyor. Yalnız o mu? Çocukluğumdan beri çevremdeki insanların büyük bir bölümü bunu bana hep yapıyorlar. Belki de sorun bendedir? Ben, belki de insanlara "mükemmel bir imge" vermek yanlışıyla doğmuşumdur. İnsanlar beni çok güçlü, çok akıllı, zeki ve başarılı bulur daima. Böyle damgalanmış birinin yanlış yapmak ve/ya zayıf olmak hakkını da elinden aldıklarını asla düşünmezler ama... En sevdiklerim bile bir hata yaptığımda şaşırır, zayıflıklarımla tanışınca bunalır, telaşa kapılırlar. Tüm bildiklerim arasında benimle başa çıkabilen yalnızca iki kişi olmuştur.Albenili ve hoş bir kız olduğum söylenir durur hep. Hâlâ neremin albenili olduğunu da anlamış değilim. Ne annemin baş döndürücü zerafeti, ne Meriç'in kalemle çizilmiş güzelliği, ne Bürkan'ın seksi kadınlığı... Bende hiçbiri yok. Erkeklerin beni çekici bulmalarının nedeni bir bilinmezlik benim için. Şimdi tutup da dış görünüşümü beğenmediğimi söylesem kimse inanmaz bana.Söylemiyorum."