May 16, 2011

Dejenere olmuş bir adet 17.

Bende eksik olan şey sanırım cesaret. Özellikle hayatımı etkileyecek olaylarda oldukça korkak davranıp, isteklerimin önüne başka şeylerin geçmesine izin veriyorum. İclal Aydın, Yaz Bitmesin'de diyordu ki; "Hatırlayın... 17 yaşımızda hepimiz kendi istediğimiz şeyi olmak istiyorduk. Anne babamızın olamadıklarını değil." -Cümleyi aynen yazamamış olabilirim ama sonuç olarak bunu diyordu.- Ve ben şu an mantığımın önüne geçip gerçekten istediğim yolda ilerleyemiyorum. Hep bir kaygı taşıyorum içimde. Önceliklerim de bu kaygı doğrultusunda değişiyor. En basitinden bir kitap okuyacakken bile, hangi kitabı okurken güzel vakit geçiririm diye değil hangi kitap bana daha çok şey katar diye düşünmeye başladım. Sonra mesela, hangi meslek beni mutlu eder diye değil hangi meslek beni rahat ettirir diye düşünüyorum artık. Bir şeyler ters gidiyor sanki... Hey! Daha on yedi on yedi on yediymişim ben, tanrım neden bu kadar mantıkçı ve gelecek kaygısı taşıyan biri oldum çıktım?!

Her neyse, bu iç karartıcı yazıdan sonra şu iyi gider; Dino Merlin - Love in Rewind.

6 comments:

ekin said...

herkes gözlerini belertmiş en şahane bölümden en az 5 yıl sonra alacağın en şahane maaşın hesabını yaparken senin bu kaygıları taşıyor olman normal değil mi. kendi seçimini yaparken ailesini şöyle ya da böyle karşısına almış biri olarak söylüyorum, sana yeteceğini mutlu olacağını düşünüyorsan istediğini yap. hiçbirimiz bir yat sahibi olmak zorunda değiliz, değil mi.

Neşe said...

Aslında benim de korktuğum şey tam olarak bu; bana yetip yetmeyeceğinden emin değilim. Beklentilerimin üstünde olması da muhtemel, çok altında olması da. Ama çok haklısın tabii ki. Ah, bir de emin olabilsem...

Dante said...

ya bu bizim zamanımızda da böyleydi 08 girişliyim ben össye bunlar her zaman oluyo ve normal bunun da sadece bi dönem olduğunun farkına varman lazım bişeyler aşıldıkça önünde onları kapatıp önüne yeni gelenlerle uğraşıcaksın akışına bırak rahatına bak

Hero of Darkroom said...

toplum tarafından yontuluyoruz.. bir esir kıvamında yaşamak bizim kisi

YolcU said...

Yaşadıkların çok anormal bir süreç (değil) Neşe :) Evriliyorsun kozanın dışına çıkmak harikülade bir kelebek olmak elinde bu süreçte kaygısını duymadığın şeylerin kaygısını duyman, eskiden düşünmediğin gibi düşünmen, korkman, geri çekilmen vb gibi duygular sürecin bir getirisi. Kelebek kanatlanıp uçana kadar korkar (bu noktada pek emin değilim ama sanırım korkar :) ) uçmaktan... Daha uzun bir şeyler yazacaktım ama uykum var sonra devam ederim kaldığım yerden alacağın olsun :P

Neşe said...

Dante, zaten farkındayım. Ama neden böyle olmak zorunda olsun ki? Bana saçma gelen kısım tam olarak bu.

Hero of Darkroom, kesinlikle.

Yolcu, hayır korktuğum şey uçmak değil. Sadece belki de ben yüzmeyi seviyorumdur, uçmayı değil. Endişesini taşıdığım/taşımak zorunda bırakıldığım şey bu. Üstelik beni buna zorlayan belirli bir kişi de yok. Sadece öyle.