Müziğe saldırıyorum.
İçime doluyor.
Göğüs kafesimin orta yerinde, elimi içime sokup kaşımak isteyeceğim bir his duymaya başlıyorum sonra.
Aynı anda bu kadar gergin ve bu kadar mayışmış/vazgeçmiş olmayı nasıl başarabildiğime şaşırıyorum.
Hisler ardı ardına geri gelirken yine de bi' sik olmuyor.
Öylece bakıyorsun.
İşte hayat.
"Hayat işte"den çok farklı olarak.
No comments:
Post a Comment